Mustafa Sönmez
Mustafa Sönmez mustafasnmz@cumhuriyet.com.tr Son Yazısı / Tüm Yazıları

20 Özerk Bölgeli Üniter T.C. 

10 Haziran 2011 Cuma
\n

\n

RTE, dereyi görmeden paçaları sıvıyor. Merkezi yeni bakanlar ve kendi kafasına göre atayacağı bakan yardımcıları ile tahkim edeceğini açıklıyor. Türkiyenin gerçekleri ise otoriterleşmeyi değil, demokratikleşmeyi, merkezden yerele demokrasiyi güçlendirmeyi gerektiriyor.

\n

Türkiyenin aşırı merkeziyetçi yapısının yarattığı antidemokratiklik, kamu kaynaklarının iller, bölgeler arasında eşitsiz dağılımı, izlenen büyüme paradigmasının bölgesel uçurumu derinleştirdiği gibi gerçekler de göz önünde tutulduğunda, bir yönetsel reform kaçınılmaz. Kürt sorununa çözümü de içerecek bu reform, yetki ve sorumlulukların merkezden alınıp yerele devrini öngörüyor.

\n

***

\n

Bu noktada, özerk bölgelerin nasıl tanımlanacağı önem kazanıyor. Bölgekadar her yere çekilip herkese göre değişebilecek kaç kavram var bilmiyorum. BDP ve Blok, demokratik özerklik modelini gündeme getirirken 25 bölgeden zaman zaman bahsediyor. Ama bugüne kadar bu bölgelerin hangi illerin kümelenmesinden oluştuğu bilinmiyor. Tahmin şudur ki, BDP, Avrupa Birliği müktesebatına uymak amacıyla 2002de DPT ve TÜİKin çalışmalarıyla ortaya çıkarılan 26 bölgeyi veri almaktadır.  Düzey 2 olarak tanımlanan bu 26 bölge tarifinde çeşitli sorunlu yanlar vardır. Kümelenmede mantıklı, tutarlı kriterler olduğunu söylemek güçtür.

\n

Düzey 2deki 26 bölge bir yana bırakılarak, 81 ilin ekonomik, sosyal, kültürel özellikleri dikkate alınarak 20 alt bölge oluşturulabilir. Bu alt bölgelerin her birinde kümeye liderlik yapacak kapasitede bir il olması ve o ilin bölgenin merkezi olması gerekir.

\n

Haliyle, Türkiye milli gelirinin neredeyse yüzde 30unun üretildiği ve kişi başına geliri Türkiye ortalamasının yüzde 55 üstünde olan 13 milyon nüfuslu İstanbulu tek başına bir bölge olarak kabul etmek gerekir.

\n

Resmi söylem, Ankara ve İzmiri de tek başlarına bölge olarak tanımlamıştır. Kanımca, buna gerek yoktur. İzmir, Manisa ve Uşakı, Ankara da Kırıkkale ve Çankırıyı çatısı altına alabilir. Güney Marmarada Bursanın Yalova, Balıkesir, Çanakkale için kutup il olması, Kocaelinin de Sakarya, Bolu ve Düzceye ağabeylikyapması düşünülebilir. Egede Denizli, Aydın ve Muğla ile bir alt bölge oluştururken, Akdenizde Antalya, zaten Burdur ve Ispartanın çekim merkezi durumunda. Eskişehir, bir diğer kutup il olarak düşünülebilir ve Kütahya, Bilecik ile Afyonu kümesine alabilir.  Adana-Mersin ikilisine Hatay ve Osmaniye eklenebilir. Orta Anadoluda da Konya ile Kayseri, çevre illeri ile iki bölge merkezi olarak tanımlanabilir. Zonguldak, Samsun, Trabzon, Karadenizin kutup illeri olarak çevre illeri ile alt bölgeler oluşturabilirler.

\n

***

\n

Güneydoğunun alt bölgelerine gelince. Resmi tasnif,  Diyarbakır ile Şanlıurfayı  eşleştirmiştir. Bunun yerine Diyarbakır, Kürt nüfusun ağırlıkta olduğu Batman, Siirt, Mardin ve Şırnakınkutup ili olmalıdır. Şanlıurfanın ekonomisi ve sosyal yapısı Gaziantep ile bütünleşmeye daha uygundur.

\n

Van, Kürt nüfus ağırlıklı coğrafyanın bir diğer önemli alt bölgesinin kutup ili ve Ağrı, Bitlis, Muş ve Hakkâri bölgesinin merkezi olabilir. Malatyanın öncülüğündeki bölgede de Elazığ, Tunceli, Bingölün yanı sıra Adıyaman yer alabilir. Kuzeydoğunun öteden beri merkezi Erzurum, yine Erzincan, Kars ve ondan türeyen Iğdır ile Ardahana ağabeylik yapabilir.

\n

20 bölge için, seçimlerle işbaşına gelen 20 bölge meclisi, alt organlar düşünülebilir ve merkezin birçok yetkisi bu yerel meclislere kaydırılabilir.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları